Osman Kara - Yıkamazsınız, Yıkılırsınız

İster bir, ister bin, ister yüz bin, isterseniz bir milyon, iki milyon, on milyon olun… Bir değil bin araç, bir değil bin halatla gelin ihanet tezgâhına. Ne heykelini yıkabilir ne sevdasını azaltabilir ne de ideallerini öldürebilirsiniz.

O bir fert değildir, O bir büyük millettir, o bir büyük dünyadır, O Altaylardan Tuna’ya Türk dünyasıdır.

O bir Türk’tür.

O Mustafa Kemal Atatürk’tür.

O’nun yoldaşları, yol ve dava arkadaşları da büyüktür ve Türk’tür.

O Musa Kazım Karabekir’dir. O Mustafa Fevzi Çakmak’tır. O Hüseyin Rauf Orbay’dır. O Ali Fuat Cebesoy’dur. O Ali Fethi Okyar’dır. O Mustafa İsmet İnönü’dür…

O Ankara Müftüsü Mehmet Rıfat Börekçi, O Denizli Müftüsü Ahmet Hulusi, O Samsun Müftü Vekili Yusuf Bahri, O Diren Köyü İmamı Sırrı Hocadır.

O Mahmut Celal Bayar’dır, O Şükrü Saraçoğlu’dur, O Mahmut Esat Bozkurt’tur, O Şükrü Kaya’dır... 

O Trablusgarp’tır, O Çanakkale’dir, O Güneydoğu’dur, O Filistin’dir, O Sivas’tır, O Erzurum’dur, O Ankara’dır ve O İnönü’dür, O Sakarya’dır, O Dumlupınar’dır. O 9 Eylül İzmir’idir.

O Lozan’dır…

O “anayurdu dört baştan çelik ağlarla ören” ustadır, O bu ülkeden Duyun-u Umumiye denilen emperyalizm tahsildarlarını kovandır. O İlk fabrikaları, ilk bankaları kurandır. O İş’tir, O Eti’dir, O Sümer’dir. O Nazilli’dir, O Kayseri’dir, O Uşak’tır. O Kırıkkale’dir. O fabrikadır, O kooperatiftir ve O tarımdır.

O eğitimdir, O hayatta “en hakiki mürşit bilim ve fendir.” O akıldır, O bilgidir, O imandır, O inançtır.

Yıkamazsınız ne O’nu ne de heykelini…

Yıkamazsınız ama yıkılırsınız…

On yıl, on beş yıl, yirmi yirmi beş yıl şah da olsanız, şahbaz da olsanız, hükümran da olsanız yıkılırsınız… Yıkılırsınız… Yıkılırsınız…

O yıkılmaz, O bir millettir, O Türk’tür, Türk Milleti’dir.

Ne mutlu O’na ki O Türk yaratılmıştır ve ne mutlu bize ki Türk’üz…

Yıkamazsınız… 

Yıkılırsınız… Yıkılırsınız… Yıkılırsınız…