21 Ocak 2025 tarihinde New York Türkevi'nde düzenlenen etkinlikte, Türk Dünyası’nın önemli kültürel değerlerinden biri olan büyük Türkmen şairi Mahtumkulu Firaki anısına, Özbekistan-Türkmenistan ortak yapımı olarak hazırlanan film sanatseverlerle buluştu. Azerbaycan BM Daimi Temsilcisi Tofig V. Musayev, Kazakistan BM Daimi Temsilcisi Kairat Umarov, Kırgız Cumhuriyeti BM Daimi Temsilcisi Aida Kaysmalieva, Türkmenistan BM Daimi Temsilci Yardımcısı Ata Eyeberdiyev ve Başkatip Pena Atageldiyev başta olmak üzere filmde yer alan sanatçılar, ABD’de faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri ve çok sayıda davetlinin katıldığı program yoğun ilgi gördü.
Etkinlik, TÜRKSOY’un “Türk Dünyası Kültür Başkentleri” ve “Mahtumkulu Firaki” temalı fotoğraf sergisinin açılışıyla başladı. Katılımcılar, Türk Dünyası’nın zengin kültürel mirasını ortaya koyan karelerin yer aldığı sergiyi inceleme fırsatı buldu. Ardından, 4. Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivali’nde büyük ödül kazanan Özbekistan-Türkmenistan ortak yapımı Mahtumkulu Firaki filmi, Türkevi’nin çok amaçlı konferans salonunda gösterildi.
TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, etkinlikte yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Ortak evimizde, Türk Dünyası’nın kültürel zenginliklerini taçlandıran çok anlamlı bir etkinlikte bir aradayız. Bu film, yalnızca Türkmenistan ve Özbekistan’ın kültürel bağlarının derinliğini değil, aynı zamanda Türk Dünyası’nın birliğini pekiştiren güçlü bir semboldür.”
Genel Sekreter Raev, Türk Dünyası’nın sahip olduğu zengin kültürün aktarımının önemine değinirken, Mahtumkulu Firaki’nin evrensel mesajlarının bugün hâlâ insanlığa ışık tuttuğunu vurguladı: “Mahtumkulu Firaki, fikirleriyle çağı aşan bir bilge; adalet, kardeşlik ve barış gibi evrensel değerlerin temsilcisidir. Bugün, dünyanın Firaki gibi düşünürlere her zamankinden daha çok ihtiyacı var. Bu açıdan, Mahtumkulu Firaki’yi izleyicilere harika bir şekilde aktaran bu eserde emeği geçen sanatçılarımızı tebrik ediyorum.”
Genel Sekreter Raev ayrıca Türkmenistan’ın 2025 yılını “Uluslararası Barış ve Güven Yılı” ilan ettiğini hatırlatarak, düzenlenen etkinliğin bu yıl kapsamında anlamlı bir başlangıç olduğunu ifade etti.
Etkinlik kapsamında, genç sanatçıların Mahtumkulu Firaki’nin eserlerinden esinlenerek hazırladığı resimlerin sergilendiği bir bölüm de yer aldı. Genel Sekreter Raev, bu tür etkinliklerin genç yeteneklerin desteklenmesinde önemli bir rol oynadığını belirterek, “TÜRKSOY olarak kültürümüzün sürdürülebilirliğini sağlamak ve genç yeteneklerimizi desteklemek öncelikli görevlerimizden biridir.” dedi. Sözlerini, Mahtumkulu Firaki’nin “Gelin birlik olalım, dostluğu yücelterek dünyaya örnek olalım” çağrısıyla noktalayan Genel Sekreter Raev, katılımcılara ve etkinliğin ev sahipliğini yapan Başkonsolos Muhittin Ahmet Yazal’a teşekkürlerini iletti.
New York Türk Evi’nde düzenlenen Mahtumkulu Firaki filminin özel gösterimi öncesinde açış konuşması yapan New York Başkonsolosu Muhittin Ahmet Yazal, etkinliğin anlam ve önemine ilişkin şu ifadeleri kullandı: “Bugün bizim için mutlu bir gün. Türk Dünyası’nın New York’taki evinde Türk Dünyası’nı misafir ettik. Buna vesile olan da tarihimizin, ortak kültürümüzün, bütün Türk milletinin kültürünün önemli şahsiyetlerinden, düşünürlerinden, yazarlarından biri olan Mahtumkulu Firaki’dir. Bir Özbekistan-Türkmenistan ortak yapımı olan filmle gündeme geldi ve bunu TÜRKSOY’un organizasyonu sayesinde gerçekleştirebildik. Bu sebeple çok mutluyuz.”
Türk Evi’nin tüm Türk Dünyası’na ait olduğuna dikkat çeken Başkonsolos Yazal, sözlerine şöyle devam etti: “Gerçekten bizim için burada, evimizin adı da olduğu gibi, bu Türk Evi yalnızca Türkiye’nin değil, bütün Türk milletinin; büyük Türk milletinin ve devletlerinin ortak evidir. Burada, Türk Dünyası’nın her köşesinden gelen konuklarımızla birlikte bu filmi izleyeceğiz. Bunun yanında, TÜRKSOY’un başlattığı proje olan kültür başkentlerimizin resim sergisinde, Türk Dünyası’nın genç yeteneklerinin kültürümüzü ve tarihimizi çok güzel bir şekilde anlattıkları eserlerini görme fırsatı bulduk. Bu tür etkinlikler arkamızda ne kadar büyük bir kültürel güç olduğunu gösterirken, aynı zamanda omuzlarımızda ne kadar büyük bir sorumluluk taşıdığımızı da hatırlatıyor. İnşallah bu faaliyetleri TÜRKSOY’un ve ilgili diğer kuruluşlarımızın destekleriyle devam ettirmeyi ümit ediyoruz. Herkese selam ve saygılarımı iletiyorum.”
Mahtumkulu Firaki filminin özel gösterimi öncesinde filmin ekibi ile bir söyleşi düzenlendi. Filmin yönetmeni Erkinov Muzaffarkhon, bu anlamlı projenin arka planını ve önemini şu sözlerle anlattı: “Mahtumkulu Firaki’nin 300. yıldönümü için çekilen bu film, Cumhurbaşkanımız Sayın Şevket Mirziyoyev’in inisiyatifi ile hayata geçirildi. Bu vesileyle Türkmenistan Cumhurbaşkanı Sayın Serdar Berdimuhamedov’a da verdikleri destek için teşekkür ediyorum. Filmimiz, iki halkın birliğini, dahası tüm Türk Dünyası’nın birliğini gösteriyor. Biz bu projeyi Türkmenistan ve Özbekistan’da çektik; 50’den fazla çekim alanı oluşturduk ve güzel bir çalışma gerçekleştirdik. Dillerimiz, dinimiz ve kültürümüz bir. Bu ortaklıklarımızı sinema aracılığıyla göstermek bizim için büyük bir onur.”
TÜRKSOY’a ve Türk Evi’ne teşekkürlerini sunan Erkinov, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz TÜRKSOY’a çok minnettarız. Genel Sekreterimiz Sultan Raev Bey’e teşekkür ediyoruz. Bakanlarımız TÜRKSOY çatısı altında bir araya geliyor ve işlerimize destek sağlıyorlar. Gelecekte daha fazla tarihi film çekmeliyiz. Sinema sanatını ortak kültürümüzü göstermek için değerlendirmeliyiz. Bugünkü etkinliği New York’ta, Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle gerçekleştiriyoruz. Türk Evi’ni bizlere açtığı için teşekkür ederiz.”
Etkinliğin açılış kurdelesini kesen Ahıska Türklerinin aksakalı Laçin Şuayb ise şu açıklamalarda bulundu: “Türk Dünyası’nın büyük bir bayramıdır bugün. Tebrik ediyorum. Çalışmaların devamını bekliyoruz, emeği geçenleri tebrik ediyoruz.”
Film gösterimi öncesinde duygu ve düşüncelerini paylaşmak üzere kürsüye çıkan genç oyuncu Amandurdyyev, şunları söyledi: “Büyük düşünürümüz Mahtumkulu Firaki’yi beyaz perdede canlandırmak bana nasip oldu. Bu benim için büyük bir onur. Filmimiz, Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivali’nde birincilik ödülü aldı. Bu da bizler için ayrı bir gurur kaynağı oldu. Filmimiz, iki kardeş halk olan Özbekistan ve Türkmenistan’ın ilk ortak yapımıdır. Bize verdikleri desteklerden ötürü kahraman Arkadağımıza, Arkadaglı Serdarımıza şükranlarımızı sunuyorum.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder