TÜRKSOY Genel Sekreteri Raev “UNESCO Bakış Açısından Türk Dünyası’nın Tarihi ve Kültürel Mirasının Araştırılması ve Korunması” Konferansında

UNESCO Azerbaycan Millî Komisyonu, UNESCO Türkiye Millî Komisyonu, Uluslararası Türk Akademisi, Türk Kültür ve Miras Vakfı ve ADA Üniversitesi Kalkınma ve Diplomasi Enstitüsü iş birliğinde Bakü’de “UNESCO Bakış Açısından Türk Dünyası’nın Tarihi ve Kültürel Mirasının Araştırılması ve Korunması” uluslararası konferansı düzenlendi.

Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı İdaresi İnsani Politika, Diaspora, Çok Kültürlülük ve Din İşleri Dairesi Başkanı Farah Aliyeva’nın katılımıyla gerçekleşen konferansta Azerbaycan Kültür Bakanı Adil Kerimli, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Genel Sekreteri Kubanıçbek Omuraliyev, Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) Genel Sekreteri Sultan Raev, Uluslararası Türk Kültür ve Miras Vakfı Başkanı Aktotı Raimkulova, Uluslararası Türk Akademisi Başkanı Şahin Mustafayev, UNESCO Türkiye Millî Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz,  Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Derya Örs, Azerbaycan Devlet Turizm Ajansı Başkanı Fuad Nagiyev, "İçerişeher" Tarihi Mimari Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Şahin Seyidzade, UNESCO Genel Konferansı Başkanı Simona-Mirela Michulescu konuşmacı olarak yer aldı.

Konferansta yaptığı konuşmada TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, Türk halklarının sahip olduğu tarihi-kültürel mirasın araştırılması ve korunması amacıyla UNESCO perspektifinden atacağımız adımları tartışmak ve ortak bir yol haritası belirlemek üzere bir araya geldiklerini vurgulayarak, “Kültür zenginliktir; kültürleri yaşatmak ise tüm insanlığın asli görevidir bu bağlamda koruma altına aldığımız her yeni kültür insanlığın ortak mirasına katılan yeni birer mücevher olacaktır.” diye konuştu.

Sultan Raev konuşmasında, “Gelecek nesillerin bu kültürlerden istifade etmesine fırsat vermek ve insanlığın ortak geçmişine altın köprüler inşa etmek gelecekte yeni nesillerin ilham kaynağı olabilecek birçok seçeneklerinin olmasına vesile olacaktır. Şüphesiz ki tüm insanlık olarak birlikte hareket ettiğimizde daha güçlüyüz ve kültürel mirasımızı koruma ve tanıtma konusunda daha başarılı olacağız.

Konferansın, Türk Dünyası’nın kültürel ve tarihi mirasın korunması, belgelenmesi ve tanıtılması konusunda yeni iş birlikleri ve projelerin başlangıcı olmasını diliyorum.” ifadelerine yer verdi.

Konferans açılış konuşmalarının ardından çeşitli başlıklarla yapılan oturumlarla devam etti.

"UNESCO Bakış Açısından Türk Dünyası’nın Tarihi ve Kültürel Mirasının Araştırılması ve Korunması” uluslararası konferansı kapsamında TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, “Kültürel mirasın korunması, belgelenmesi ve tanıtılmasına yönelik Türk İşbirliği Teşkilatları arasındaki işbirliği” adlı panelde bir tebliğ sundu.

Oturum başkanlığını Türk Kültür ve Mirası Vakfı Başkanı Prof. Dr. Aktoti Raimkulova’nın yaptığı panelde Türk Tarih Kurumu Başkanı, Türk Dil Kurumu, TÜRKPA, TİKA gibi kurum ve kuruluşların temsilcilerinin yanı sıra alanında uzman bilim insanları konuşma yaptı.

Tebliğinde Raev, tarih boyunca medeniyetlerin beşiği olan büyük Türk Dünyası’nın evlatları olarak, atalarımızdan miras kalan zengin kültürel ve tarihî mirasımızın korunması, belgelenmesi ve tanıtılması konusunda büyük bir sorumluluğa sahip olduğumuzu vurguladı. 

Kültürel mirasımız yalnızca geçmişin bir kalıntısı değil, halklarımızın dayanıklılığının, yaratıcılığının ve çeşitlilik içinde birliğinin bir kanıtı olduğunu da kaydeden Raev, eşsiz müzik ve danslarımız, mimari harikalarımız, leziz yemeklerimiz, geleneksel sporlarımızın oluşturduğu kültürel mirasımızın, varoluşumuza anlam katan kimliğimizin başlıca unsurlarından olduğunu kaydetti. 

Sultan Raev, “Geçtiğimiz Kasım ayında TDT Astana Zirvesi’nde Türk Dünyası Devlet Başkanları’nın TURKTIME stratejik konseptini kabul etmesi bizler için yeni bir dönemin habercisi olan muazzam bir gelişmedir. Son yıllarda devletlerimiz arası ilişkiler çok hızlı bir gelişim kat ederken bizlere düşen görev, bu süreçte toplumlarımız arasında altın köprü işlevi gören kültürümüzün birleştirici gücünden en etkili şekilde fayda sağlayarak Türk Dünyası’nda insandan insana diyaloğu ve karşılıklı anlayışı güçlendirmektir. Unutmamalıyız ki kültür Türk Dünyası entegrasyonunun yapı taşı ve ilham kaynağıdır. Bizler için fırsatlarla dolu olan Yüzyılı bir Türk kültürel aydınlanma çağına çevirmek için Türk Dünyası’nın her bir ferdine önemli bir sorumluluk düşmektedir.” diye konuştu.

Gerekli finansman ve personel yetersizliği, coğrafi konuma bağlı kısıtlar gibi çeşitli olumsuz etkenler düşünüldüğünde tek bir hükümetin ya da iş birliği teşkilatının kültür hazinemizi ve mirasımızı korumada karşılaştığı çeşitli zorlukların üstesinden gelmesinin  mümkün olmadığını da kaydeden Raev, “Bu noktada, kültürel mirasımızın korunması ve tanıtılmasının yalnızca hükümetlerin veya belirli kuruluşların değil, her birimizin sorumluluğu olduğunu hatırlamamız gerekmektedir. Bu zorlukların üstesinden gelmek için, tüm Türk iş birliği teşkilatlarının, üye devletlerin ve ilgili tüm paydaşların ortak bir vizyon ve amaç doğrultusunda hareket etmesi gerekmektedir. 

Bu mirasın, yalnızca bize ait olmadığı ve tüm insanlık için paha biçilmez bir değere sahip olduğu bilinciyle hareket eden teşkilatlarımıza UNESCO ilke ve standartları da bu süreçte rehberlik edecektir. Ancak, bu rehberliği etkili bir şekilde uygulamak için, temelde aynı amaca hizmet etmek üzere kurulan Türk iş birliği teşkilatlarımız arasında daha sıkı bir iş birliği ve koordinasyon gerekmektedir.” dedi.  

Somut ve somut olmayan kültürel mirasımızın korunmasına yönelik TÜRKSOY tarafından yapılan çalışmalara da değinen TÜRKSOY Genel Sekreteri Raev, “Kültürel mirasımızın koordinasyon içinde korunması için ilk adım olarak üç Türk iş birliği teşkilatının temsilcilerinden oluşan bir kültürel mirası koruma komitesi oluşturulması ve öncelikli korunması gerektiği düşünülen somut ve somut olmayan kültürel mirasımızın bir listesinin oluşturulması büyük bir önem arz etmektedir. Kurulacak komitenin bahsi geçen listeyi hazırlarken UNESCO’nun misyonu ve metotları ışığında hareket ederek ortaya iyi bir iş çıkaracağından eminim. Kültürel mirası korumakta ne yazık ki hala istenilen bir noktada değiliz, bu noktada başarılı olabilmek için iş birliği içinde olmanın yanı sıra planlı ilerlemeli ve başlangıç için bir liste hazırlanmasını önceliklerimiz arasına almalıyız.” şeklinde konuştu.