Vize problemi, parasızlık vb. sebeplerden biz dünyayı dolaşamasak da kimlik bilgilerimiz dünyayı dolaşıyor.
Önce seçmen olan vatandaşların bilgileri çıktı seyahate:
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, 50 milyon Türk vatandaşının kimlik verilerinin seçimlerde siyasi partilere verilen bilgiler üzerinden ele geçirildiğini söylemişti o zaman. Kimliklerin siber havuzdan sızdırılmadığını belirten Yıldırım, 'paralel yapının bu konuda algı operasyonu yürüttüğünü' söyledi. Yıldırım, TC kimlik numaralarının değişmesine ihtiyaç olmadığını da belirtti. Unutanlar için hatırlatalım: "Paralel yapı" Adalet ve Kalkınma Partisi'nin ne istediyse verdiği Fethullah Gülen cemaatinin ta kendisiydi.
50 milyona yakın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının kişisel bilgilerinin yer aldığı bir veri tabanı, bilgisayar korsanları tarafından internete yüklenmişti. İsteyen indirip kullanabiliyordu. Veri tabanında bu kişilerin TC kimlik numarası, ad, soyad, anne adı, baba adı, cinsiyet, doğum yılı, doğum şehir, nüfus kayıt yeri ve açık adres bilgileri bulunuyordu. Bakan Binali Yıldırım ise "Bu çok eski bir haber... Şu an ortaya çıkan haberlerin güncel bir değeri yok. Bu, bildiğimiz bir konudur, geçmişte yaşanmış bir hadisedir" demişti. Devrin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ise gazetecilere yaptığı açıklamada Binali Yıldırım'ın sözlerinin yanlış anlaşıldığını söyledi. Türkiye'nin kişisel verilerin korunmasına anayasada da yer verdiğini hatırlatan Bozdağ, "Kişisel verilerin el değiştirilmesi, paylaşılması temelde yasaklandı. Bunu ihlal edenlerle ilgili ceza yaptırımları arttırıldı" dedi.
Ancak bu hadiseden dolayı kimsenin ceza aldığı işitilmedi.
Şimdi de sağlık sistemi üzerinden 85 milyonun kimlik bilgilerinin çalındığı iddia ediliyor:
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 85 milyonun kişisel verilerinin çalındığı iddiasına ilişkin olarak, "Pandemi sürecinde bazı bilgilerin maalesef belli şekliyle elde edilmiş olduğu doğru. O süreçte maalesef o önlenemedi ama şu anda güncel bir bilgi sızdırılması yok" dedi. Muhalefetten ise Bakan'ın açıklamaları sonrasında ağır eleştiriler geldi.
Dezenformasyon Merkezi'nden yapılan açıklamada da, Bakan Uraloğlu'nun açıklamalarının çarpıtıldığı belirtilerek, "Halihazırda sızdırılmış bir veri olmadığı gibi Google'dan yardım istenmesi de söz konusu değildir" denildi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, Bakan Uraloğlu'nun söz konusu açıklamasını "veri sızıntısı iddiasını doğrulama" olarak değerlendirdi;"Kimlik bilgilerimiz kim bilir kimlerin elinde. Utanmazlık, yüzsüzlük arşı aştı. Başka bir ülkede olsa kimse koltuğunda oturamaz" ifadelerini kullandı. CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır da, "Milli güvenliğimizi tehdit eden bu bilgiler, iktidarınızın iş bilmezliklerinden dolayı kimlerin eline geçti?” diye sordu.
Cumhurbaşkanlığı'na bağlı Dezenformasyon Merkezi, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
"Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ile basın mensupları arasında geçen bir diyalogun kasıtlı biçimde manipüle edildiği tespit edilmiştir. Bahse konu haberlerde geçen, "85 milyon vatandaşımızın verilerinin çalındığı ve BTK'nın Google’dan verilerin çalınmasıyla ilgili yardım istediği" yönündeki iddialar tamamen asılsızdır.
Halihazırda sızdırılmış bir veri olmadığı gibi Google'dan yardım istenmesi de söz konusu değildir. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu'nun konuya ilişkin bir soruya verdiği cevap bağlamından koparılarak, '85 milyonun kimlik bilgileri çalındı' şeklinde servis edilmektedir.
Bazı vatandaşların şifrelerinin çalınması yoluyla sistemde kayıtlı bulunan beyana dayalı adres bilgilerinin elde edildiği bulguları üzerine, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca gerekli hukuki işlemler tesis edilmiştir. Asılsız iddialara itibar etmeyiniz."
Hukuki işlemlerin sonuçlarını milletçe beklemekten başka çaremiz yok.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder